KELİMETÖR - TÜRKÇE SÖZLÜK

ANASAYFA/SÖZLÜK

tanımak

1. -i  Daha önce görülen, bilinen bir kimse veya şeyle karşılaşıldığında bunun kim veya ne olduğunu hatırlamak
Zarfın üstündeki yazıyı hemen tanıdı.  - Halide Edip Adıvar
2. Daha önce görmüş olmak, ilişkisi bulunmak, bilmek
Onu bir de eski polisler tanır.  - Sait Faik Abasıyanık
3. Bir kimse veya şeyle ilgili, doğru ve tam bilgisi bulunmak
Sincapları yakından tanırım.  - Ahmet Haşim
4. Bilip ayırmak, seçmek, ayırt etmek
Oğlan süngerlerin çeşidini zehir gibi tanıyordu.  - Halikarnas Balıkçısı
5. hukuk  Varlığını kabul etmek
6. Boyun eğmek, yargısına uymak, saymak
7. Sorumlu bilmek
8. Bir şeyin yapılması, bitirilmesi için belli bir süre vermek
tanımak kelimesinin birleşik formları
Bir Kelime
koleksiyon

1. Öğrenme, yarar sağlama veya zevk amacıyla bir araya getirilmiş ve özelliklerine göre sınıflara ayrılmış nesnelerin bütünü, derlem
2. Modaevlerinin giyimdeki yenilikleri tanıtmak için düzenlediği defilelerde gösterilen modellerin bütünü

Bir Atasözü - Deyim
ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)

birinin nasıl bir nitelikte, yetenekte ve yaradılışta olduğunu bilmek, kestirmek