KELİMETÖR - TÜRKÇE SÖZLÜK
ANASAYFA/SÖZLÜK
sert
Farsça serd
1. sıfat Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı
2. Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen
Tabakanın sert yaylı kapağını tak diye kapatıyor. - Tarık Buğra
3. Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı
4. Güçlü kuvvetli
Kapıyı kapadı, döndü, sert adımlarla ilerledi. - Memduh Şevket Esendal
5. Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı
6. Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan
Birçokları beni dik ve sert olduğum için belki sevmiyorlardı. - Memduh Şevket Esendal
7. Gönül kırıcı, katı, ters
8. zarf Gönül kırıcı, katı, ters bir biçimde
Ben de ona bile bile sert çıkıştım. - Ahmet Kabaklı
9. mecaz Hırçın, öfkeli, hiddetli
Zaten Atatürk'ün ne vakit öfkesine kapılarak herhangi bir kimseye karşı herhangi bir sert harekette bulunduğunu kim hatırlar? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
10. mecaz Titizlikle uygulanan, sıkı
11. dil bilgisi Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, ötümsüz, tonsuz, sedasız
sert ile ilgili atasözü ve deyimler
sert kelimesinin birleşik formları