KELİMETÖR - TÜRKÇE SÖZLÜK

ANASAYFA/SÖZLÜK

yumuşak

1. sıfat  Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katı karşıtı
2. Kolaylıkla bükülen, buruşmayan, sert karşıtı
Kadife gibi ince ve yumuşak olan bu arakiyeler de çok iyi saklanmıştır.  - Asaf Halet Çelebi
3. Dokunulduğunda hoş bir duygu uyandıran
Yerde yumuşak kilimler serili geniş odasına bağdaş kurup yerleşiriz.  - Azra Erhat
4. Kolaylıkla işlenebilen
Uzun gagasını yumuşak topraklara sokar, otların kökündeki yaşlığı emerek yaşarmış.  - Memduh Şevket Esendal
5. Kolay çiğnenen, kolay kesilen
6. Ilıman (iklim), sert karşıtı
7. mecaz  Kaba, hırçın, sert olmayan, kolay yola gelen, uysal
8. mecaz  Okşayıcı, tatlı, hoş
Gözleri yan aralık, kirpiklerinin arasından bana her zamanki yumuşak, tatlı, sonsuz şefkatiyle bakıyor.  - Yusuf Ziya Ortaç
9. mecaz  Sessiz, hafif
Onun içinde mutlaka sönüp yanan gizli yumuşak ışıklarla fosforlu bir parıldayış vardır.  - Abdülhak Şinasi Hisar
10. dil bilgisi  Ciğerlerden gelen havanın ses yolundaki sivrilmiş ve gerilmiş kapalı bir engele çarpmasıyla oluşan (ünsüz), titreşimli, sürekli, ötümlü, tonlu, sedalı
yumuşak kelimesinin birleşik formları
Bir Kelime
karakavak

1. Yüksekliği 35 metre kadar olabilen, kabuğu koyu renkli bir tür kavak (Populus nigra)

Bir Atasözü - Deyim
elinden (bir şeyi) düşürmemek

sürekli onunla ilgilenmek